<hr style="color: rgb(222, 220, 215);" size="1">
Crack & Serial & Tr Yama : İçinde Mevcuttur . Ayrıca Tr Ligde Vardır.
AÇIKLAMA
FIFA serisini takip edenler bilir, FIFA serisinin ilk oyunu 1995
yılında çıktı. Oyunseverler çok beğenmiş olacak ki her yıl yenisini
dört gözle beklediler. Ben de her yıl FIFA’yı merakla bekleyenler
arasındayım. Genelde FIFA serisinin yeni oyununu oynadığımda önce büyük
bir heyecan sonra FIFA’daki yenilikleri keşfetme ve en son olarak “Ha
bu muymuş FIFA? Bütün yıl bu oyunu mu bekledik?” diyorum. Ama FIFA
2002’de bu sözleri söylemedim. Çünkü oyunun kalitesi diğer FIFA’lara
göre çok daha iyi. Yine de eksikleri yok değil. Bu eksikleri yazıda
okuyacaksınız. Tabi artıları da…
Bu oyundaki bence en büyük gelişme topu istediğimiz gibi
kullanabilmemiz. Pası istediğimiz ölçüde ayarlamız, şutu istediğimiz
sertlikte atmamız, şutu veya pası istediğimiz yöne atmamız, adam
kaçırmak gibi… Bu sayede oyuna daha gerçekçi futbol atmosferi hakim
olmuş. Diğer FIFA’lardaki futbol size gerçek futbol hissini vermiyordu.
Bunda o futbol hissi çok daha fazla ama bir Winning Eleven’daki kadar
da iyi değil.
Bu yılki FIFA’da farklı olarak ödüller kısmı var(Rewards). Dünya Kupası
elemelerine katılarak gruptan çıkarsanız (yani Dünya Kupası’na
katılmayı başarırsanız), Rewards kısmından bazı şeyler açılıyor. Mesela
UEFA’da gruptan çıktınız Avrupa Şampiyonası açılıyor. Bu diğerleri için
de geçerli. Asya’yı bitirin Asya Kupası, Amerika’da gruptan çıkın
Amerika Kupası gibi… Rewards kısmında bazı futbolcuların resimlerini de
görebilirsiniz (Nuno Gomez, Totti…)
Oyundaki Creation Centre da bayağı geliştirilmiş (diğer FIFA’lardaki
Customize). Bu bölümde kendi oyuncunuzu, kendi takımınızı hatta kendi
liginizi yapabilirsiniz. Futbolcuların krampon renginden hangi ayağını
kullandığına kadar detaya inilmiş. Mutlaka bakmalısınız.
Biraz da oynanışa geçelim. Bu sefer oynanabilirliği çok iyi yapmışlar.
Özellikle adamları kaçırmak çok zevkli. Basıyorsunuz “Q”ya adam sağa
sola depar atıyor siz de topu yuvarlıyorsunuz ve gollll. Tabi bu işlemi
yaparken bir eksiklik gördüm. Adam depar atıyor ama topu atmazsanız
kalenin içine giriyor, yani filelere, Hay Allah… Onu kovalayan adam da
peşinden. Zaten bu oyundaki en büyük eksiklik futbolcuların yapay
zekalarının kötü olması.
Başka bir güzellik de şutu istediğiniz gibi ayarlayabilmeniz. Topa
falso verebilmeniz. Topa falso verirseniz gol olma olasılığı daha
yüksek. Şutta en beğenmediğim şey ise topa yön vermenin zor olması. Bu
yüzden boş kaleye o kadar çok gol kaçırdım ki çok sevdiğim
bilgisayarımı az daha parçalıyordum. Bu sizin de başınıza gelecek. Topa
yön vermek isteyeceksiniz rakip topu kapacak. Bunu yapmayıp da hemen
şut çekmek isterseniz top Out’a gidecek. Ama sakin olun, rahatlayın…
(Bu lafları söylüyorum çünkü anormal derecede sinirlenenleriniz vardır).
Diğer FIFA’larda CTRL tuşuna bastığında adamlarınız pres yapıyordu. ALT
tuşuna bastığınızda ofsayt taktiği yapıyorduk. Bunların hepsi FIFA
2002’de kaldırılmış. Bunu yapmasalardı iki saat rakibin önünde deli
danalar gibi koşmazdık. Bunun yerine SPACE tuşu oyuna koyulmuş. Zaten
vardı da bu sefer farklı bir görevde. SPACE tuşuna bastığınızda 1-2
yapıyorsunuz, yani duvar pası. Artistik hareketleri de “E” tuşuyla
yapıyoruz haberiniz olsun.
Oyun sırasında bol bol Auto-Replay göreceksiniz. Bir foul yaptığınızda
veya ofsayta düştüğünüzde nasıl foul yaptığınızı veya nasıl ofsayta
düştüğünü görebilirsiniz. Replay’lerin hepsi yavaşlatılmış şekilde
tıpkı Maraton programını izler gibi. Auto-Replay’i ayarlardan
kapatabilirsiniz.
Sıra oyunun en güzel bölümünü anlatmaya geldi. Müzikler. Aslında
müzikleri yazının sonuna doğru anlatırım ama müzikler oyunun içinde çok
yer aldığı için yazının ortasında müzikleri anlatmak daha mantıklı
geldi. Maça çıktığınızda, gol attığınızda, menüdeyken çok süper
müzikler çalıyor. Özellikle gol attığınızda çalan müzikler sizi öyle
bir gaza getiriyor ki hep gol atasınız geliyor (Kontr-ataktan gol
yemeyin ama). Bir de iyi bir tesisatınız varsa oyundaki SFX’leri
kapatın ve oyun içinde müzik açın. Böylece oyun çok daha zevkli hale
gelecektir.
Oyunun grafikleri de serinin diğer oyunlarına göre çok daha iyi.
Futbolcuların yüzleri daha gerçekçi çizilmiş. Kramponların dişlerini
bile görebilirsiniz. Grafiklerde hava olayları çok güzel yapılmış.
Özellikle yağmur yağdığında, sahayı sis kaplaması hava olaylarının
kalitesini gösteriyor. Yalnız grafikleri full açtığınızda oyun
yavaşlıyor. Oyunu 1024×768 çözünürlüğünde oynuyorum. Yukarıda 8MB ekran
kartı yazmışım ama en azından 16 MB’lık bir ekran kartına ihtiyacınız
var. Grafiklerde ufak tefek hatalar var o da futbolcuların birbirinin
içinden geçmesi, reklam panolarının içinden geçmesi gibi.
Seslerde ise pek fazla yenilik yok, sadece futbolcuların saha içinde
konuşmaları var. Onun dışında müziklerin harika olduğunu yukarıda
söylemiştim.
Oyun hakkında şu ana kadar yazdığım bilgiler genelde olumluydu. Ama
şimdi yazdıklarım biraz olumsuz şeyler olacak. Bir futbol oyununda
aradığım şey, oyunu oynarken gerçek futbol hissi vermesidir. FIFA’nın
en büyük eksiği bu. Gerçek futbol hissini bir türlü veremiyor. Oyunu
ilk oynadığınızda belki bu pek göze batmıyor ama belli bir süre
geçtikten sonra çok göze batmaya başlıyor (Herhalde oyunu ilk
aldığımızdaki heyecandan ötürü). Sizin başınıza geldi mi bilmiyorum ama
orta sahadan o kadar çok gol yedim ki kafayı yememek elde değil. Hadi
bir kez veya iki kez olur ama her maçta da olmaz ki. Yediğim gollerin
çoğu doksandan. Bir de rakip o kadar iyi top yapıyor ki gerçek hayatta
hiçbir takım bu kadar iyi top oynayamaz. FIFA’yı yapanların bu açıkları
görmeleri lazım. Gerçek futbol hissini oyunculara vermeleri lazım.
Yoksa FIFA hep yerinde sayar. Gelişmiş grafikler önemli değil gerçek
futbol hissi önemli.
http://rapidshare.com/files/38873018...rt1.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/38884111...rt2.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/38921479...rt3.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/39032172...rt4.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/39034026...rt5.rar. html (15,7 Mb)
http://rapidshare.com/files/40082228..._PASS.rar.html
Crack & Serial & Tr Yama : İçinde Mevcuttur . Ayrıca Tr Ligde Vardır.
AÇIKLAMA
FIFA serisini takip edenler bilir, FIFA serisinin ilk oyunu 1995
yılında çıktı. Oyunseverler çok beğenmiş olacak ki her yıl yenisini
dört gözle beklediler. Ben de her yıl FIFA’yı merakla bekleyenler
arasındayım. Genelde FIFA serisinin yeni oyununu oynadığımda önce büyük
bir heyecan sonra FIFA’daki yenilikleri keşfetme ve en son olarak “Ha
bu muymuş FIFA? Bütün yıl bu oyunu mu bekledik?” diyorum. Ama FIFA
2002’de bu sözleri söylemedim. Çünkü oyunun kalitesi diğer FIFA’lara
göre çok daha iyi. Yine de eksikleri yok değil. Bu eksikleri yazıda
okuyacaksınız. Tabi artıları da…
Bu oyundaki bence en büyük gelişme topu istediğimiz gibi
kullanabilmemiz. Pası istediğimiz ölçüde ayarlamız, şutu istediğimiz
sertlikte atmamız, şutu veya pası istediğimiz yöne atmamız, adam
kaçırmak gibi… Bu sayede oyuna daha gerçekçi futbol atmosferi hakim
olmuş. Diğer FIFA’lardaki futbol size gerçek futbol hissini vermiyordu.
Bunda o futbol hissi çok daha fazla ama bir Winning Eleven’daki kadar
da iyi değil.
Bu yılki FIFA’da farklı olarak ödüller kısmı var(Rewards). Dünya Kupası
elemelerine katılarak gruptan çıkarsanız (yani Dünya Kupası’na
katılmayı başarırsanız), Rewards kısmından bazı şeyler açılıyor. Mesela
UEFA’da gruptan çıktınız Avrupa Şampiyonası açılıyor. Bu diğerleri için
de geçerli. Asya’yı bitirin Asya Kupası, Amerika’da gruptan çıkın
Amerika Kupası gibi… Rewards kısmında bazı futbolcuların resimlerini de
görebilirsiniz (Nuno Gomez, Totti…)
Oyundaki Creation Centre da bayağı geliştirilmiş (diğer FIFA’lardaki
Customize). Bu bölümde kendi oyuncunuzu, kendi takımınızı hatta kendi
liginizi yapabilirsiniz. Futbolcuların krampon renginden hangi ayağını
kullandığına kadar detaya inilmiş. Mutlaka bakmalısınız.
Biraz da oynanışa geçelim. Bu sefer oynanabilirliği çok iyi yapmışlar.
Özellikle adamları kaçırmak çok zevkli. Basıyorsunuz “Q”ya adam sağa
sola depar atıyor siz de topu yuvarlıyorsunuz ve gollll. Tabi bu işlemi
yaparken bir eksiklik gördüm. Adam depar atıyor ama topu atmazsanız
kalenin içine giriyor, yani filelere, Hay Allah… Onu kovalayan adam da
peşinden. Zaten bu oyundaki en büyük eksiklik futbolcuların yapay
zekalarının kötü olması.
Başka bir güzellik de şutu istediğiniz gibi ayarlayabilmeniz. Topa
falso verebilmeniz. Topa falso verirseniz gol olma olasılığı daha
yüksek. Şutta en beğenmediğim şey ise topa yön vermenin zor olması. Bu
yüzden boş kaleye o kadar çok gol kaçırdım ki çok sevdiğim
bilgisayarımı az daha parçalıyordum. Bu sizin de başınıza gelecek. Topa
yön vermek isteyeceksiniz rakip topu kapacak. Bunu yapmayıp da hemen
şut çekmek isterseniz top Out’a gidecek. Ama sakin olun, rahatlayın…
(Bu lafları söylüyorum çünkü anormal derecede sinirlenenleriniz vardır).
Diğer FIFA’larda CTRL tuşuna bastığında adamlarınız pres yapıyordu. ALT
tuşuna bastığınızda ofsayt taktiği yapıyorduk. Bunların hepsi FIFA
2002’de kaldırılmış. Bunu yapmasalardı iki saat rakibin önünde deli
danalar gibi koşmazdık. Bunun yerine SPACE tuşu oyuna koyulmuş. Zaten
vardı da bu sefer farklı bir görevde. SPACE tuşuna bastığınızda 1-2
yapıyorsunuz, yani duvar pası. Artistik hareketleri de “E” tuşuyla
yapıyoruz haberiniz olsun.
Oyun sırasında bol bol Auto-Replay göreceksiniz. Bir foul yaptığınızda
veya ofsayta düştüğünüzde nasıl foul yaptığınızı veya nasıl ofsayta
düştüğünü görebilirsiniz. Replay’lerin hepsi yavaşlatılmış şekilde
tıpkı Maraton programını izler gibi. Auto-Replay’i ayarlardan
kapatabilirsiniz.
Sıra oyunun en güzel bölümünü anlatmaya geldi. Müzikler. Aslında
müzikleri yazının sonuna doğru anlatırım ama müzikler oyunun içinde çok
yer aldığı için yazının ortasında müzikleri anlatmak daha mantıklı
geldi. Maça çıktığınızda, gol attığınızda, menüdeyken çok süper
müzikler çalıyor. Özellikle gol attığınızda çalan müzikler sizi öyle
bir gaza getiriyor ki hep gol atasınız geliyor (Kontr-ataktan gol
yemeyin ama). Bir de iyi bir tesisatınız varsa oyundaki SFX’leri
kapatın ve oyun içinde müzik açın. Böylece oyun çok daha zevkli hale
gelecektir.
Oyunun grafikleri de serinin diğer oyunlarına göre çok daha iyi.
Futbolcuların yüzleri daha gerçekçi çizilmiş. Kramponların dişlerini
bile görebilirsiniz. Grafiklerde hava olayları çok güzel yapılmış.
Özellikle yağmur yağdığında, sahayı sis kaplaması hava olaylarının
kalitesini gösteriyor. Yalnız grafikleri full açtığınızda oyun
yavaşlıyor. Oyunu 1024×768 çözünürlüğünde oynuyorum. Yukarıda 8MB ekran
kartı yazmışım ama en azından 16 MB’lık bir ekran kartına ihtiyacınız
var. Grafiklerde ufak tefek hatalar var o da futbolcuların birbirinin
içinden geçmesi, reklam panolarının içinden geçmesi gibi.
Seslerde ise pek fazla yenilik yok, sadece futbolcuların saha içinde
konuşmaları var. Onun dışında müziklerin harika olduğunu yukarıda
söylemiştim.
Oyun hakkında şu ana kadar yazdığım bilgiler genelde olumluydu. Ama
şimdi yazdıklarım biraz olumsuz şeyler olacak. Bir futbol oyununda
aradığım şey, oyunu oynarken gerçek futbol hissi vermesidir. FIFA’nın
en büyük eksiği bu. Gerçek futbol hissini bir türlü veremiyor. Oyunu
ilk oynadığınızda belki bu pek göze batmıyor ama belli bir süre
geçtikten sonra çok göze batmaya başlıyor (Herhalde oyunu ilk
aldığımızdaki heyecandan ötürü). Sizin başınıza geldi mi bilmiyorum ama
orta sahadan o kadar çok gol yedim ki kafayı yememek elde değil. Hadi
bir kez veya iki kez olur ama her maçta da olmaz ki. Yediğim gollerin
çoğu doksandan. Bir de rakip o kadar iyi top yapıyor ki gerçek hayatta
hiçbir takım bu kadar iyi top oynayamaz. FIFA’yı yapanların bu açıkları
görmeleri lazım. Gerçek futbol hissini oyunculara vermeleri lazım.
Yoksa FIFA hep yerinde sayar. Gelişmiş grafikler önemli değil gerçek
futbol hissi önemli.
http://rapidshare.com/files/38873018...rt1.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/38884111...rt2.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/38921479...rt3.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/39032172...rt4.rar. html (100 Mb)
http://rapidshare.com/files/39034026...rt5.rar. html (15,7 Mb)
http://rapidshare.com/files/40082228..._PASS.rar.html